İTTİHAT VE TERAKKİ CEMİYETİ (İTTİHAD-I OSMANÎ CEMİYETİ) 1900'lü yılların başı; ne yazık ki cihan devleti Osmanlı İmparatorluğu' nun dağılma dönemi. Dönemin sultanı; Sultan Abdulhamid Han' dır. Batılı güçler, cihan devletinin içine nifak sokmaya çalışıyor. Ve başarılı oluyor. İdeoloji olarak -görünürde- Türkçülüğü benimsemiş bir cemiyet ortaya çıkıyor. 1889 yılında kurulan bu cemiyetin adı "birleşme ve yükselme" anlamına gelen İttihat ve Terakki' dir. İttihat ve Terakki, batılı siyasiler ve bilhassa mason örgütleriyle içiçeydiler. Batılılar bu cemiyete Jön Türkler adını vermişlerdir. Jön Türkler ortak bir fikriyata sahip bir örgütlenme değildi. Cemiyetlerinin içinde İslamî duyarlılığa sahiplerde vardı -ne yazık ki- azınlıktaydı. Büyük bir çoğunluk batılı felsefe ve ideolojisini benimsemişler ve Osmanlı' nın geleceğinin batılı olmaktan geçtiğini sanan kimselerdi. Birçoğu iyi niyetli olmasına, ülkeyi kurtarma hayaliyle yola çıkmasına rağmen, savundukları fikirlerin önemli bir bölümü yanlıştı. 1909 yılında Sultan Abdulhamid Han' ın tahttan indirilmesiyle yönetimi ele aldılar. 1910 yılından itibaren bu cemiyetin tümüne egemen olan, 1913' ten itibaren de ülkenin tek ve gerçek yöneticisi haline gelen İttihat ve Terakki Partisi'nin aldığı kararlar, yaptıkları eylemler, "Abdulhamid Karşıtlığı" nın Osmanlı'yı iyiye götürmediğinin büyük bir ispatıdır. 1910′da Arnavutluk’taki ihtilâlin bastırılmasında ben de görevliydim. Karşılaştığım Alman gazetecilerin, “Türkiye’de mason olmayana hayat hakkı verilmiyormuş, bütün zabitler[subaylar] Mason olmuş.” diye endişeli sualler sorduklarına şahit oldum. (Kâzım Karabekir) Meselenin devamı gelecektir.
İttihat ve Terakkiyi tanımak bazı şahsiyetleri anlamak olacaktır. O zamanın ideolojisi her daim "Türklük" (!) diye tabir ettirilmiş ve sanki devletimizi yönetenler hain, arap gibi yansıtılmıştır. Türkçüyüz diye geçinen bu hainler, her daim devletimizi yıkıp, padişahımızı tahtan indirmek, şeriatımızın yıkılmasını sağlamak istemişlerdir. Onlar bilmiyorlar, bilselerdi yapmazlardı... Nitekim devletimiz yıkıldıktan sonra İttahtçıların başındaki benim nefret ettiğim o haramzade; "Bizi kullandılar, hata ettik." demiştir. Ondan sonra milletimiz ve devletimiz parçalanmış, 600 yıl boyunca tek millet, tek devlet diyerek hiçbir ırk, dil, din gözetmeksiniz yöneten padişahlarımız yerine; Türk milleti başkadır, biz üstünüz, araplar alçak, Türklerin egemen olduğu bir devlet diye diye halkımızın beynini yıkamışlar ve küçücük yere adeta bizi hapseden bir zatı başımıza getirmişlerdir. Bunlar atalarımızın avrupaya kusturdukları kanı bize geri içirmeye çalıştılar. Kuyruk acıları var çünkü. Ben bu konularda konuşmaya başlarsam cidden çok büyük olay çıkar burada ancak böyle bir olayı forumda görmek istemem. Bu sebepledir ki; hepimiz kardeşiz diyerek olayı bağlıyorum. Arabın, Kürde üstünlüğü yoktur diyerek bitiriyorum yorumumu.